Ana Sayfa EDKH ile Yaşam Doğumsal Kalp Hastalığı Olan Kadınlarda Gebelik ve Doğum

Doğumsal Kalp Hastalığı Olan Kadınlarda Gebelik ve Doğum

Doğumsal kalp hastalığı (DKH) olan kadınların birçoğu başarılı gebeliğe sahip olabilirler. Bunu sağlamak, dikkatli planlama ve yönetim gerektirmektedir.

Gebelik, kalp hastalığı olmayan kadınlar için az risk taşımasına rağmen DKH'lı kadınlarda hem anneye hem de fetusa yönelik riskler artmaktadır. Her kalp kusurunun kendine ait riskleri mevcuttur. Bazı DKH'larında bu riskler nedeniyle gebelik önerilmemektedir.

Gebelik öncesi danışmanlık:
Gebelik riski, özgün kalp hastalığı ve hastanın klinik durumuna bağlıdır. Uzmanlar tarafından bireysel danışmanlık önerilir. Ergenlere doğum kontrolü için öneriler verilmeli, cinsel açıdan aktif hale geldiklerinde gebelik konuları tartışılmalıdır. Gebelik sırasında hangi ilaçların sakıncalı olduğu, kesilmesi gerektiği belirlenmeli, mümkünse diğer seçeneklerin kullanılabilmesi için gebe kalınmadan önce bir risk değerlendirmesi yapılmalı ve ilaçlar gözden geçirilmelidir. Hasta ile mümkünse partneriyle izlem planının tartışılması gerekir. Önemli kalp hastalığı olan kadınlar hastalığın erken evresinden itibaren kalp hastalığı olan gebe hastaların tedavisinde deneyim sahibi kadın-doğum uzmanı ve kardiyologla ortaklaşa tedavi edilmelidir. Yüksek riskli hastalar birden fazla alan uzmanını içeren bir ekip tarafından kalp hastalığı konusunda uzmanlaşmış bir merkezde tedavi edilmelidir. Kalp hastalığı olan kadınların hepsi gebe kalmadan önce ve gebelik sırasında en azından bir kez değerlendirilmeli ve hastanede doğum önerilmelidir.

Genel olarak kalp hastası olan gebelerin risklerin belirlemesinde fonksiyonel kapasiteleri değerlendirilir.
Fonksiyonel kapasite; hastaların günlük efor kapasiteleri değerlendirilerek 4 sınıfa ayrılır.

Sınıf 1: Günlük aktivitelerinde kısıtlama olmayan hastalar.
Sınıf 2: İstirahat ve hafif efor ile herhangi kısıtlama olmayan, belirgin eforla sıkıntı hisseden hastalar.
Sınıf 3: Hafif eforla sıkıntısı olan ancak istirahat halinde sıkıntısı olmayan hastalar.
Sınıf 4: İstirahat halinde sıkıntısı olup günlük aktivitelerini yapamayan hastalar.

Sınıf 3-4 fonksiyonel kapasitesi sahip bireyler yüksek riskli olarak değerlendirilir. Bu bireylere gebelik ve gebeliğin devamı önerilmez.

Ayrıca siyanoz (dudak, el ve ayaklar morluk olması) varsa, akciğer damar basıncı yükselmiş ve sol karıncık çıkış yolunda ciddi daralma varsa yüksek riskli olup gebelik önerilmemektedir.

Akciğer damar basıncı normal veya hafif yüksek, kapaklarda hafif veya orta dereceli yetmezlik olması, fonksiyonel sınıfı iyi ( sınıf 1-2), sol karıncık akım yolunda hafif darlık olan hastalar gebeliği iyi tolere ederler. Siyanotik doğumsal kalp hastalarında yüzde 45, siyanoz olmayan doğumsal kalp hastalıklarında yüzde 20 bebek kaybı bildirilmiştir. Erken doğum, düşük ağırlıklı bebek doğum riski yüksektir. Bebekte doğumsal kalp hastalığı riski de yüksektir.

Doğum sürecinde rahim kasılması sırasında daha belirgin olmak üzere kalp atım hacmi ve arteriyel kan basıncı artar. Özellikle ağrının tetiklediği kalp hızının yükselmesi nedeni ile oksijen tüketiminde artma meydana gelir. Bu nedenle yüksek riski hastalarda kalp ile ilgili istenmeyen ve hayati tehlike oluşturabilecek olayların görülme sıklığı bu dönemde artar. Doğum mutlaka hastanede doktor kontrolünde gerçekleştirilmelidir.

Gebe kalmadan önce yetişkin doğuştan kalp hastalığı ile ilgili mutlaka kardiyoloğa, kadın-doğum uzmanına ve aile hekimine danışılmalıdır. Gebelik boyunca ve doğum zamanında DKH'li bir kadını yönetmek ve tedavi edebilmek için bir yetişkin DKH’ları uzmanı kardiyolog, kadın doğum uzmanına, aile hekimi, anestezi uzmanı ve yenidoğan uzmanı da dahil olmak üzere uzman doktorlardan oluşan bir ekip tarafından takip edilmelidir.

Kardiyolog kalp hastalıkları uzmanıdır. Durumunuzun ayrıntılarını bilir ve size gebeliğin sağlığınız üzerinde yarattığı etkiyi size açıklayabilir. Eğer gebeliğin sizin için tehlikeli olacağını düşünüyorsa, gebe kalmamanızı tavsiye edebilir. Bununla birlikte gebeliğin, tüm olguların bilgisiyle ve yalnızca eşinizle beraber karar vereceğiniz bir durum olduğunu unutmayın.

Kalbin ne kadar iyi çalıştığını belirlemek için gebelikten önce tüm testlerin yapılması çok önemlidir. Bu, kardiyoloğun size en doğru tavsiyeyi vermesini sağlayacaktır ve elde edilen bilgiler bir gebeliğin doğru bir şekilde bakımında hayati olacaktır. Ayrıca gebelikte x-ışınları ve kardiyak kateterizasyon gibi bazı testlerden kaçınmak en iyi seçenek olacaktır. Ancak gerekliyse gebe kalmadan önce yapılmalıdır. Gebelik, kalbe oldukça fazla baskı uygular ve bazen daha sonraki gebeliği daha güvenli hale getirecek şekilde işlevini geliştirmek için ameliyata ihtiyaç duyulabilir.

Gebe kalmadan önce kadın doğum uzmanına muayene olun.

Gebe kalan DKH’lı kadınların özel gereksinimlerini anlayan birisini görmeniz önemlidir. Bu, bölgenizdeki üçüncü basamak (üniversite hastaneleri veya eğitim araştırma hastaneleri gibi) merkeze gitmek anlamına gelebilir. Kadın doğum uzmanı kalbinizin son durumu hakkında ayrıntılı bilgiye ihtiyaç duyacaktır, bu yüzden kardiyoloğunuzdan kalbinizin fonksiyonu ile ilgili kapsamlı bir rapor almanız ve mümkünse yeni bir ekokardiyogram raporu almak iyi bir fikir olabilir. İdeal olarak, ortak bir klinikte kadın doğum uzmanını ve kardiyoloğu birlikte görmelisiniz.

Hormonlar gelişmekte olan bebeğe (fetus) yardım etmek için annenin vücudunu değiştirdikleri için gebeliğin erken döneminden itibaren kalbinizin durumunun yakın takipte izlenmesi gerekir. Kadın doğum uzmanınızı çok erken gebelik döneminde görmelisiniz (yaklaşık olarak, son adet tarihinin ilk gününden sekiz hafta sonra). Gebeliğiniz, ideal olarak aynı klinikte bir kardiyolog ve kadın doğum uzmanı tarafından birlikte takip edilmelidir. Kadın doğum uzmanını sıklıkla görmek çok önemlidir, böylece gelişmekte olan herhangi bir sorunun erken belirtilerini anlayabilecektir. Kalbinizin durumuna bağlı olarak, 20. gebelik haftasına kadar her iki ila dört haftada bir, daha sonra 24. gebelik haftasına kadar her iki haftada bir ve daha sonra da haftalık olarak uygun deneyimli danışman perinatolog tarafından takip edilmeniz önemlidir.

Her muayenede, nefes darlığı (özellikle geceleri) ve egzersiz toleransınız (merdiven çıkabilmeniz veya normal hızınızda yürüyebilmeniz), çarpıntı (düzensiz kalp atışı) ve işlerin nasıl gittiğine dair kendi hisleriniz hakkında sorular sorulur (örneğin, bebeğin hareketini hissediyor musunuz..vb). Nabız hızınızı ve ritmini, kan basıncınızı, ayak bileklerinde herhangi bir sıvı birikimi olup olmadığını (ödem) ve bebeğin büyüklüğünü değerlendirmek için muayene yapılacaktır. Ayrıca akciğer (tekrar sıvı veya pulmoner ödem olup olmadığını kontrol etmek için) ve kalp sesleri (bir valfın işleyişinde bozulma ya da kalbin enfeksiyonu gibi belirtileri gösterebilecek olan üfürümlerdeki değişiklikleri tespit etmek için) de dinlenecektir.

Kalp atımının düzensiz olma eğilimi varsa, oranı kontrol etmek için atenolol veya digoksin gibi ilaçlar verilebilir. Bebeğin büyümesini kontrol etmek için düzenli ultrasonografi ile taramalar muhtemelen gerekli olacaktır.

Normal kalbi olan bir kadının bebeğinde DKH riski yaklaşık yüzde0.8'dir. Çoğu durumda, DKH’nın nedeni bilinmemektedir, ancak annenin alkol veya uyuşturucu kullanımı, toksinlerle teması, obezite, diyabet, kötü beslenme alışkanlıkları, gebeliğin erken döneminde yüksek ateş veya gebeliğin erken döneminde belirli virüslerin neden olduğunu bilinmektedir. Gebelik sırasında kullanılan bazı ilaçlar ve genetik anormallikler de riski artırmaktadır.

Bir ebeveynin doğuştan kalp hastalığı varsa, risk yüzde 3 ila yüzde 6 arasında artmaktadır. Annenin doğumsal kalp hastalığına sahip olması durumunda risk daha fazladır. Doğumsal kalp anomalili bir kardeş varsa, başka bir çocukta doğumsal kalp anomalisi riski de daha yüksektir. Marfan sendromu veya 22q11 delesyonu gibi tek gen defektli ebeveynlerde, genin bebeğe geçme riski yüzde 50'dir. Doğumsal kalp anomalisi olan gebeler bir genetik uzmanına yönlendirilmelidir ve gebelik sırasında fetal ekokardiyografi yapılmalıdır (18-22. gebelik haftasında).

Bazı ilaçların doğmamış çocuğa zararlı olduğu ve gebelik sırasında alınmaması gerektiği bilinmektedir. Gebelik öncesinde mutlaka doktora danışılmalıdır. Vitaminler, topikal kremler ve reçetesiz ağrı kesiciler gibi eczanelerde satın aldıklarınızda da dahil olmak üzere aldığınız tüm ilaçları gözden geçirilmelidir. Doktorunuzla konuşmadan herhangi bir ilacı almayı durdurmayın veya başlamayın.

Bebeğinin beslemesi için annenin vücudundaki kan miktarı ilk üç aylık dönemde artar ve tüm gebelik boyunca yüksek kalır. Kalbiniz yaklaşık yüzde 50 daha fazla kan pompalamakta ve daha hızlı atmaktadır. Ayrıca, kan basıncı da daha düşüktür. Vücuttaki hormonlar rahminize doğrudan daha fazla kan sağlamaktadır. Kan sayımı düştüğü durumlarda demir ilacı kullanmanız gerekebilir.

Doğumsal kalp hastalığı olan bir kadının gebeliğinde risk belirlenmesi tamamen kalpteki kusur tipine özgüdür. Kalbin ne kadar iyi çalıştığına ve gebeliğin kalbe ne kadar hasar verdiğine bağlıdır. Gebelik sırasında meydana gelen komplikasyonlar düzensiz kalp atışlarını ve kalp yetmezliğini içerir. Kalp yetmezliğinin belirtileri, efor ile nefes darlığı, bacak ve karın şişmesi ve artan yorgunluktur. Eğer kalp duvarında delik var ise mavi ve kırmızı kan karışabilir. Bu, gebelik sırasında bacakta veya pelvik damarlarda meydana gelebilecek kan pıhtılarından felç geçirme riski taşıyabilir ve kalp dolaşımına girmek için kırılabilir. Hem anne hem de bebek için başarılı bir sonuç elde etmek için bunların her biri tedavi edilmelidir.

Doğumsal kalp anomalileri kadınlarda fetusta doğumsal anormalliklere, düşüklere, erken doğuma, düşük doğum ağırlığına ve ölü doğuma neden olabilir. Kendi sağlığınıza iyi bakmak, bebeğinizin esenliğini sağlamak için en iyi yoldur.

Aşağıdaki konulara özellikle dikkat etmelisiniz.

  • Doktorunuzun tavsiyelerine uyun ve tüm doğum öncesi muayene olun.
  • Yeteri kadar dinlenin.
  • Doğru şekilde beslenin ve kilonuzu dikkat edin.
  • Reçeteli ilaçlarınızı alın.
  • Alkol, tütün ürünleri ve yasa dışı uyuşturuculardan kaçının.

Gebe kalmadan önce, herhangi bir kadının yapması gereken her şeyi yapmalısınız. Buna sigara içmek, uyuşturucular, böcek ilaçları ve kurşun içeren toksinlerden kaçınma dahildir. Düzenli beslenilmeli ve spor yapılmalıdır.

Doğumsal kalp anomalisi hastası olarak, kalp fonksiyonunuzun mümkün olduğunca iyi durumda olduğundan emin olmalısınız. Kardiyoloğunuzun gebe kalmadan önce, belirtildiyse tıbbi tedavi ve / veya ameliyat için önerilerini izlemelisiniz.

Gebeyken, sağlıklı bir yaşam tarzına devam etmeli ve zararlı maddelerden kaçınmalısınız. Doğumdan sonra doğum kontrolü için bir planın yanı sıra doğum ve loğusalık planı oluşturun. Kadın doğum uzmanı ve doğumsal kalp hastalıkları uzmanı kardiyoloğu düzenli olarak muayene olmak gerekmektedir.

Gebeliğin kalbe baskı yaptığı bilinmektedir. Çoğu durumda, uzun vadeli etkiler bilinmemektedir, ancak gebeliğin kalıcı hasara neden olabileceği birkaç kalp rahatsızlığı vardır. Mustard veya Senning ameliyatı geçiren bazı kadınlarda, kalp kası gebelik sırasında zayıflayabilir ve tam olarak iyileşemez. Bazı sızdırma valfleri, dolaşımdaki ekstra hacim yükünden dolayı gebelik sırasında daha fazla sızabilir. Doğumdan sonra tamamen gebelik öncesi durumuna geri dönmeyebilirler.

Doğal doğum, eğer iyi giderse, herkesin doğum yapması için en güvenli yoldur ve buna doğumsal kalp hastalığı olan kadınlar da dahildir. Asıl amaç, kalbe olan talepleri sınırlamaktır ve bu nedenle iyi bir ağrı kontrolünün yapılması (genellikle epidural, omurilik etrafında lokal anestezi enjeksiyonu) çok önemlidir. Ayrıca, doğum sırasında ıkınmak çok yorucu olabilir, bu nedenle bu kısmın doktorlar tarafından desteklenmesi önerilir (vakum veya forseps kullanılarak). Sezaryen diğer gebe kadınlarla aynı nedenlerden dolayı önerilebilir. Kalbin enfeksiyonunu önlemek için antibiyotik verilebilir.

Doğumsal kalp hastalıkları olan kadınlar doğum sonrası kalbin gebelik öncesine dönmesi için genellikle birkaç gün daha uzun süre hastanede kalmaları gerekir. Bacak damarlarındaki pıhtılar (tromboz) doğumdan sonra, özellikle de doğumsal kalp anomalili kadınlarda daha sık görülür ve muhtemelen  tamamen mobil olana kadar kanı hafifçe  inceltmek için bazı enjeksiyonlar (heparin) verilecektir. Doğurganlık geri dönüşünüzden önce doğum kontrol altına almayı düşünmek önemlidir. Bu, emziriyorsanız, doğumdan sonraki dört haftanın ardından başlayabilir.

Şiddetli pulmoner hipertansiyonu, aort darlığı dahil olmak üzere ciddi sol kalp tıkanıklığı lezyonları (semptomlara bakılmaksızın), aort kökü genişlemesi ile birlikte olan Marfan sendromu ve sistemik ventriküler disfonksiyon olan kadınların gebe kalması önerilmemektedir. Bu durumlar yüksek maternal mortalite ve morbidite ile ilişkilidir. Aynı zamanda, Fontan operasyonu geçiren, büyük arter transpozisyonu onarımı yapılmış kadınlar ve siyanotik kalp hastalığı olanlar gebelikte orta derecede risk taşımaktadırlar ve gebe kalmadan önce mutlaka bir kardiyoloğa başvurmadırlar. 

Gebe kalmadan önceki ve sonraki üç ay boyunca ekstra folik asit (çoğu eczaneden kolayca elde edilebilir) almak, bebeğin spina bifidaya sahip olma riskini önemli ölçüde azaltmaktadır. Sağlıklı beslenmeye ve sağlıklı kiloda olmaya özen göstermelisiniz. Ayrıca kızamıkçık (Rubella) için bağışıklık kazanıldığından emin olmak için kan testi yapılmalıdır, çünkü bağışıklık sağlanmamış ise gebe kalmadan önce aşı olmalısınız (kızamıkçık bebek için çok tehlikelidir). Ve tabii eğer sigara kullanıyorsanız gebe kalmadan önce bırakmak için çaba göstermelisiniz.